Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
- Kıskançlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
- Akçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit
- Ahlaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazbut
- Karartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Var Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Durmak, Yaşamak, Yatmak
- El Âlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Herkes, El Gün, Yabancılar
- Taş Arabası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
- Asrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık, Çağcıllık
- Tan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şafak
- Tenya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerit
- Kravat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı
- Keski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırnak
- Belirtme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasrih, Tayin
- Kemal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgunluk, Yetkinlik, Erginlik, Eksiksizlik
- Çıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Görünmek, Artmak, Atlamak, Bitmek, Bulaşmak, Bulunmak, Büyümek, Eksilmek, Erişmek, Gelmek, Gitmek, Görmek, Kazanmak, Kopmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Peyda Olmak, Sızmak, Taşınmak, Unutmak, Varmak, Vurmak, Yok Olmak, Yükselmek, Yürümek
- Mülahaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Görüş, Düşünce
- Kellesinden Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Feda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adama
- Tevhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
- Şiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
- Medeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
- Çürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Gangster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydut
- Sacayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
- Hanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avrat, Bayan, Eş, Hanımefendi, Hatun, Hayat Yoldaşı, Kadın, Karı
- Tıraş Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Hışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
- Mihnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
- Fos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Temelsiz, Boş, Kof
- Okusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
- Dürtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak, Tahrik Etmek, Uyarmak
- Ezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Faaliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
- Mefkûre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdeal, Ülkü
- İtelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtmek
- Kaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Ne Kadar, Niçe
- Beka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıcılık, Ölümsüzlük, Ölmezlik, Kalım
- Ellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek
- Teşebbüskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteşebbis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü