Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
orolop ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Kırmağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Bekleyivermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
- Meteorit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göktaşı
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- Duygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, İhtisas, Kalp, Ruh
- Aygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
- Günorta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Sorumluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
- Jüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telis
- Atlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlanmak
- Vadetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Vermek
- Diskotek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulüp, Disko
- Endogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçevlilik
- Haksever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrucu
- Geçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
- Lağım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanalizasyon, Sıçan Yolu, Geriz
- Dondurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzkaymak
- Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sait, Ünlü
- Sirayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Bulaşma
- Berhava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız
- Barhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
- Belli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh
- İskemle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandalye
- Mat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Zürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Kuşak, Soy, Çocuk
- Şartlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerait
- Konuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
- Hırs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık
- Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- İlköğrenim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğretim
- İnzimam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma
- Diğeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
- Şanssız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Abd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köle, Kul
- Tutaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak
- Leke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Karaltı, Kir, Pis, Şaibe
- Onat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
- Kanyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz
- Arınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yunak, Hamam
- Sorumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü