Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ziyaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Yatır, Türbe, Görme, Göret, Görüş
- İlk Olarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
- Mesane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru
- Yalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilgım, Serap
- Tahriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurcalamak, Tırmalamak, Yakmak
- Skor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Sonuç, Sayı
- Midye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balıkkulağı
- Azadelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük
- Afiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ası, Duyuruluk
- Kuruluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, İdare, Kurum, Müessese, Tesis, Teşkilat, Üretim, Yapı
- Tamirhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarımevi
- Özendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik Etmek, Kulağına Koymak, Kızıştırmak, Teşvik
- Güncek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Ağızsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Yumuşak Huylu
- Tezahür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Hulasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Kısaca, Kısacası, Fezleke, Sözün Kısası
- Tecessüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Canlanmak
- Tutumsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, İdaresiz, Müsrif, Savruk, Savurgan
- Elik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Keçisi
- Tasarlayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taammüden
- Nabız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Eğilim, Niyet
- Cıbıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Cebren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Sürüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymak
- Sudan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Saçma
- Kızarmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
- Mademki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madem
- Vesile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
- Etimoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökenbilim
- Münfesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Vikaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Korumak
- Yapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapay, Yapmacık
- Üzülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Üzgün
- Becermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Uydurmak
- Aşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahire
- Mostre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırfak
- Affedersiniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendim
- Endişesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygısız
- Günahkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
- Batma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğulma, Gömülme, İnkıraz, Dağılma, Çöküş, Yok Olma, Son Bulma, Çökme
- Cezbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü