Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yığıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Toplantı
- Özden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten, Samimi
- Mezür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Rabıtalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Düzgün, Tutarlı, İlgili, Alakalı
- Onanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasvip, Tasdik, Muvafakat
- Gerekseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
- Bölük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Kısım, Hane, Hizip, Kısım
- Levye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
- Aksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
- İskân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtlanma, Yerleşme, Yerleştirme
- Bu An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Otama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi
- Direşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Sebat Etmek, Diriktin, Can, Ruh
- Hayâsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmazlık
- Hiddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkeli, Kızgın
- Karmakarışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık, Perişan
- Garaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Hedef, Kin, Maksat, Düşmanlık, Garez, Öcük
- Faziletsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdemsiz
- Payiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
- Cevahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevher, Elmas, Mücevher
- Nal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takav, Taka
- Erinçsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Epey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
- Çocukbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pedagoji
- Enjektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne
- Derslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf, Dershane
- Şekilbilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morfoloji
- Muhtaç Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinmek
- Vızır Vızır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
- Yanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanma, Şikayet, İlenme, Beddua; Tekrar
- Krank kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dingil
- Kıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- Fiyakasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cakasız
- İrdeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa
- Lalüebkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Haksızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizlik, Mağduriyet
- Harıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Yanmak
- Pes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeter, Teslim
- Sere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sele
- Oğunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bihuş Olmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü