Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yıkımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat
- Sevk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Götürmek, İtmek, Sürüklemek
- Ön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
- Vazifeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli
- Otama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi
- Ödevcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazifeşinas
- Suflör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltıcı
- Zül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık, Düşkünlük, Eclaflık, Rezillik
- Ivır Zıvır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefengiyat, Küçük, Lakırtı
- Nakil Vasıtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt
- Stok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
- Zade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Oğlu, Evlat
- Ole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Planlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
- Konum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Vaziyet, Yer, Pozisyon
- O Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O Vakit, Onda
- Zir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt, Aşağı
- Asri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Çağcıl
- Ponzalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovmak, Temizlemek
- Siyasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal
- Tedavi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Gitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Buyurmak, Çalışmak, Çıkmak, Dayanmak, Değerlendirmek, Düşmek, Geçmek, Gezmek, İşlemek, Karşılamak, Ölmek, Saymak, Ulaşmak, Uzanmak, Varmak, Yakışmak, Yapmak, Yaraşmak, Yetişmek, Yetmek, Yürümek
- Tutuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Kızarmak, Yanmak
- Boylu Boslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı
- Barışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazar, Müsalemet, Hazari
- Yokluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
- Terazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Vezne
- Alık Salık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Spekülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Düzen; Kurgu, Saptırma
- Ölü Açımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi
- Tümdengelim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talil
- Sonuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Meyve, Netice, Öz, Özet, Skor
- Tazammun Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek
- Abes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Gereksiz, Saçma, Yersiz
- Bağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs, Ahşa, Ciğer, Döş, Sine
- Şöven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irk
- Bilgisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Boş, Cahil, Kabak, Nadan, Yavan, Yayan
- Yağcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yaltak, Yalaka
- Kamufle Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Dışa Vurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Kötülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü