Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yöntemince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmen
- İlk Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acil Yardım, Tacilî Yardım
- Neşriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayın, Yayınevi
- Giç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi
- Özgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasretmek, Vermek
- Bezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıktırmak, Usandırmak, Tüketmek
- Mücehhez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanımlı
- Çapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Muayene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Yoklama, Araştırma
- Kıyasla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazaran
- Efkârsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasasız
- Tefessüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, Kokuşmak
- Temenni Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek
- Boyun Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe
- Varaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağıt, Yazılı Kağıt, Varak
- Kırtasiyecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Bezelye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nohut
- Doldurulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmla
- Şereflendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlandırmak
- Feodalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Ağırsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksünmek
- Panayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fuar
- Vazife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
- Kutup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonlam, Uç
- Kaime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman
- Derhatır Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Teshir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek, Fethetmek
- Ceviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koz, Yangak
- Gri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boz, Boz Renk, Kül Rengi, Kır
- Aşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Calak, Peyvent
- Oportünist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eyyamcı
- Bar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Çerenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
- Sinerji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevdeşlik, Güç
- Kırlent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanyastığı
- Sessizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
- Manşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
- Firak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
- Moruklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
- Rejisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü