Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yönlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Raci, Müteveccih
- Tenakus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
- İkram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlama, Sunma; İndirim
- Akredite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirilmiş, Yetkili
- Anzarot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Dayanıklı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
- Verilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- Konuksever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Misafirperver, Mükrim
- Komisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye
- Lokman Ruhu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eter
- Işık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fer, Nur, Ziya, Şavk
- Atışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa, Tartışma, Kavga
- Nahak Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Karnabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
- Şişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam
- Mukavemet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, Dayanak, Dayanma
- Öğür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taydaş, Akran; İstinas Etmiş; Menus; Takım, Derinti, Fıkra, Zümre
- Bünye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
- Kozgalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Başkaldırı
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- Güçlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek
- Karabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penguen
- Sulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
- Açıktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Karşılıksız
- Çekişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Yarışma, Mücadele, Azar, Cenk, Hırgür, Mübareze
- Katmer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlama
- Bilişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enformatik, Bilgiişlem
- Endaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Döşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minder, Şilte
- Yapılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Yitikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Berabere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşit
- Teessür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzülme, Gam, Üzüntü, Etkilenme, Yerinme, Yerinç
- Haberdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberli, Muttali
- Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Asaletli, Kerim, Necip, Kişizade, Asıllı, Kibar
- Anıtsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Arık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak
- Koşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
- Endeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge
- Uyrukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Yedek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü