Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yol Halısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
- Yanlışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürüst
- Çoğalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek
- Tiran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Gaddar
- Darlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Öcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garez, Kin
- Bitkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansızlık, Yorgunluk
- Kötülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şer
- Personel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi
- Parti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Kısım, Vurgun
- Kanunlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçim
- Devran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Çağ, Dünya, Kader, Talih, Zaman, Yaşam Ve Evren
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- Tenzil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirme
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Çip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Sây kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, İş, Çalışma
- Utangan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Sıkılgan, Mahcup
- Tebdil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
- Meşakkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Zorluk
- Çaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalı, Diken
- Yapımevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmalathane
- Nazlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazik
- Çakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
- Gramofon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesyazar, Fonograf
- İncelmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham
- Rahmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhum
- Biçimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Kadavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Gömlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Göbek, İşlik, Kat, Kılıf
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Yetişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme
- Horlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horuldamak
- Pasaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
- Savacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberci, Müjdeci
- Debbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güğüm
- Tüvana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Kuvvetli
- Cedit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- Yoğrulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamulmak
- Biçim Birimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morfem
- Konuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü