Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yerinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Sergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekspozisyon, Teşhir, Gösterim, Kilim, Yaygı
- Yolculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyahat, Gezi, Sefer, Yol
- İftihar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Sızıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Vakitsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamansız, Sürevsiz
- Dergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecmua, Sütun
- Kollamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Korumak
- Yapraklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Misafir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Konuk
- Hâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Şimdiye Kadar, Şimdiye Dek, Henüz
- İçerik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazmun, Muhteva, Zımni, Anlam, Kavram
- Katışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
- Sehiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış
- Solumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Almak
- İlköğrenim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğretim
- Nida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı; Haykırış; Ünlem
- İttihaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Antoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Reçel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murabba
- Karmaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Kompleks, Mürekkep, Mudil
- Kılbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk
- Galibiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Yengi, Zafer
- Kargo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Başı Dumanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Gelme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
- Gürültü Patırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Öfkelenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Yerme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Kınama, Gıybet
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
- Bezemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatmak, Tezyin Etmek, Süslemek
- Alaylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Müstehzi
- Çabukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezlik, İvedi, Sürat, Hız
- Sıkıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dar, Dumanlı, Kara
- Efsun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Sihir
- Beyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Kır
- Kokoroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
- Korkutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu
- Dik Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, İnatçı, Huysuz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü