Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yeraltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı
- Bozgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- İptila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Müptelalık
- İlke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
- Muğber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün
- İhtişam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Haşmet, Büyüklük, Göz Alıcılık, Gösterişlilik
- Haşinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek, Kırıcılaşmak
- Yaraşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
- Olabildiğince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
- Etik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre Bilimi, Ahlak Bilimi; Ahlaki, Ahlakla İlgili
- Zapturapt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuturgu, Durtut
- Kaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Divane
- Miskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Mıymıntı, Âciz, Zavallı
- Restorasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarım, Yenileme
- Yitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Sönmek, Yok Olmak, Fevt Olmak, Telef Olmak
- Dizgici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürettip
- Tıp Kardeşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı
- Kari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Okur
- Heveskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amatör, Hevesli
- Tecennün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Deklerasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
- Naaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze
- Birazdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Sonra
- Kenevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetene, Kendir
- Hahiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- İntizamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli
- Kof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
- Kanuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
- Esas Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Eşeysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Ortalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasat, Vasati, Yaklaşık
- Bıçkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Külhanbeyi, Çapkın, Kabadayı, Deneyimli, Korkusuz, Gözü Pek, Yürekli, Cesur
- Yayınevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat
- Mihmandar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
- Tersane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- Dekont kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü
- Gül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiçek, Kızılgül
- Nikbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik
- Arıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Aksaklık, Aksama, Çaparız, Engebe, Kusur
- Duyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyu, İstihbarat, İzlenim, İhsas
- Bilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malumat, Vukuf, Bili, Bilim, Haber, Marifet, Olgun, Veri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü