Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yağday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
- Tamamlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Bitirme, İkmal
- Cümbüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
- Deşarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma; Rahatlama
- Esinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlham Almak
- Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Buzdağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aysberg
- Işıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Kesinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fasıla, Tutma, Tutulma, İnkıta
- Kalça Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oma
- İbiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
- Müzayede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Artırma, Artırma
- Rotatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döner Basar
- Çaktırmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlice, Belli Etmeden, Sezdirmeden
- Savunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
- Vazolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konulmak
- Ziynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Bezek
- Hanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avrat, Bayan, Eş, Hanımefendi, Hatun, Hayat Yoldaşı, Kadın, Karı
- Müessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu
- İtikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
- Oyçokluğuyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyetle
- Başkomutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkumandan, Serdar, Başbuğ
- Görünmez Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yitmek
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Orojeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş
- Parantez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayraç
- İleti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesaj
- Kullanılır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaramak, Yerleşmek
- Kalça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
- Ceberut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Merhametsiz, Zorba
- Kelepin Ucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İp Ucu
- Programcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceci, Yapımcı
- Marifetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta
- Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenme, Yazgı, Değer Verme, Önemseme
- Sulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
- İtilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtibas
- Sahavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Açıklığı, Akılık, Selektik, Cömertlik
- Araba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otomobil, Taşıt, Vasıta, Kölük
- İcmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Mezarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömütçü, Sinci
- Büyükbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü