Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmla
- İstifra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Tertip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzenleme, Sıralama, Koldaş, Dizgi, Hile, Komplo, Düzene Koyma, Hazırlama
- Bölüştürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksim
- Arız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, İlişmek
- Müteselli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak
- Alarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Gayret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Ceht, Efor, Himmet, Hız, Uğraşma
- Alakadar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
- İs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum, Sürme
- Övme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medih
- Enfeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşma, Bulaşım
- Fosforlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Parlak
- Dizelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Liste
- Yönseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayül
- Müesses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurulu
- Kasti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten
- Telafi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Palmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latanya
- Kaydetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
- Karşı Durmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Göğüslemek
- Müfettiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
- Serserilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haytalık
- Tahsis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Adamak, Ayırmak, Bağlamak
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Yad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
- Uyku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Gaflet
- Üstüne Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Çabucacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Bende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Köle
- Liyakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
- Levye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
- Geriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lağım
- Tutanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zabıt, Zabıt Ceridesi, Zab Varakası, Rapor, Mazbata
- Kabin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
- Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Mektep Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy
- Gezgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyyah
- Firari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
- Oyuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktör, Aktris
- Akut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü