Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Profil
- Tasarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Düşünce, Layiha, Öneri
- Antidot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Panzehir
- Vehimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntusuz
- Gedikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
- Pişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadim, Yeringen, Üzülen
- Kraliçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ece
- Rant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirim, Lüp
- Çalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Salaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tufeyli
- İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Amel, Davranış, Emek, Eylem, Fiil, Hizmet, İşlem, Kâr, Konu, Maslahat, Mesai, Mesele, Meslek, Nöbet, Sorun, Teamül, Uğraş, Yürürlük
- Olağanüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Dehşet, Fevkalade, Gayriadi, Harikulade, Mucize, Sıra Dışı
- Dişlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiğnemek, Isırmak
- Albenili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarif
- Holigan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayta
- Viyolonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemancı
- Banyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamam, Yıkanma, Çimme, Yunak
- Kotarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Bitirmek, Boşaltmak, Hazırlamak
- Eklenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek, İlişik
- Tedirgin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Sarmak, Yemek
- Amaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garaz, Kasıt, Meram, Murat, Tasavvur, Uğur
- Yanlışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata
- Diyabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker Hastalığı
- Çolpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksiz, Hünersiz, Acemi
- Bitki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebat, Ösümlük
- Tavzih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Pislenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
- Duygulanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessür
- İster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, İcap, Lüzum
- Eğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şayet, Velev
- Islah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Tamirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarman
- Mütefekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür, Düşünücü
- Şahane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel, Fevkalade, Harikulade, Güzel
- İğdiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktalanmış
- Talip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Bando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka, Takım, Topluluk
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Temsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü