Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uğraşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Didişmek, Savaşmak
- Bagaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Hizmetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak
- Şimşekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- Cumhuriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Erki, Ulusal Egemenlik
- Ekti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Cimri, Yüzsüz
- Bedbaht Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek
- Banlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak
- Belirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Müphem, Uçuk
- Kaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Sohbet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Kamu Oyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey
- Rövanş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Oyun
- Enf Lüanza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Grip, Salgın, Nezle
- Klon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Çalışma Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Günü
- Kahramanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baturluk, Yiğitlik, Koçaklık, Hamasi
- Lif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tel, İnce
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Zadegân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyete, Soylular Takımı
- Şaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Saf
- Kuzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız
- Mağlup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenik
- Kilitsiz Küreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Zaviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Köşe, Küçük Tekke, Bucak
- Kronometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreölçer
- Senetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgesel
- Katmerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Kat Kat Olan
- Payize Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
- Açı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yön, Görüş, Zaviye, Bucak
- Değen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
- Müştak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türev
- Seans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
- Ulusallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyet
- Yatıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştıran, Sakinleştiren, Müsekkin, Trankilizan
- Hükümdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taht
- Nasılsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Kibirlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekebbür
- Müfessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorumcu, Açıklamacı, Tefsirci
- Fırıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile
- Mümessil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü