Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Sanayi, Sanat
- Farba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırfır
- Arkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
- Sorun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
- Memul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Abstreleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleşme, Soyutlaşma
- Telkih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşı
- Sohbet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Fuar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Panayır
- Zafer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
- Ezelî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
- Sulugözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- Reis Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Sıcaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Hararet, Isı, Sühunet
- Orojeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş
- Pezevenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümbük, Godoş, Muhabbet Tellalı, Kavat, Astik, Dasnik
- Nefiy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün
- Zirve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Tepe, Şahika
- Kıymetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
- Yellenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Osurmak
- Yobaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Kaba Sofu
- İbiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
- Akrostiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlık
- Münezzeh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, Uzak
- Maymun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklitçi
- Destar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
- Akbasma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksu, Katarakt
- Münharif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık
- Ürün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıt, Önüm, Eser, Hasılat, Mahsul, Meyve, Semere
- Cenkleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak
- Nüktedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, İnce, Nükteci
- Seyran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinme, Gezme
- Diyagram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizenek
- İşportacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Karakolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Tıraş Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Alt Bilinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahteşşuur
- Cenup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney
- Sandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasa
- Vücutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü