Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Umulmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Hesap Pusulası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap
- Ballıdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncir
- Teşmil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayma
- Sadakatsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhanet
- Burhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt; Belgit
- Pelit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palamut
- Teşkilatlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Pırasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze Nevi
- Karnabahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllü Kelem
- Tumturak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Şatafat
- Yüksekokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Mektep
- Pençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El
- Benzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzeri, Müşabih, Mümasil, Dublör, Benzeşim, Bir, Emsal, Kabil, Misal, Nüsha
- Sökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Çıkartmak, Götürmek
- Döş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs
- Birikmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yığılmak, Yığışmak, Toplanmak
- Kamyonet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pikap
- Sızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
- Evirtim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis
- Yaslanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Foya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Açık, Fırıldak, Hile, Kelek
- Önermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif Etmek
- Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Dayanıklı, Katı, Sağlam, Sert, Sıkı
- Yürütüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnfaz
- Boş Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Öğürtlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Seçmek, Temizlemek
- Azat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hür, Serbest, Başıboş, Özgür, Serazat
- Üşüntü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
- Branş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas
- Neşet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğmak
- Piştahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- İmtizaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- İşportacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Malayani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
- Çirk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kir
- Toprak Sahası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsa
- Fraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
- Mahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Sanatkâr, Usta, Uzman, Yırtıcı, Eli Uz
- Âdeta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Hemen Hemen, Bayağı, Basbayağı, Neredeyse, Enikonu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü