Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ulaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Rabıta, Temas, Aktarma, Münakale, Gidiş Geliş
- Yetinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak, Kalmak, Kani Olmak, Kanmak, Kifayetlenmek, İktifa Etmek
- Gezge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakol, Devriye
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Bası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tab
- Taahhütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
- Hararet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklık, Coşkunluk, Isı, İsilik, Susuzluk
- Bedbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
- Sıvaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
- Duygulanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Kabarma
- Dalda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye; Korunmuş Yer
- Ana Yurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Vatan
- Okuryazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş, Bilgili, Aydın, Alim
- Sevatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
- Benzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süt
- Kompüter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Kırmızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Kızıl
- İcra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek, Yapmak
- Janjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanar Döner, Yanardöner, Şanjan
- Sabuklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Outsider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışpaydaş
- Sürüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirmek, İtmek, Sevk Etmek, Sürümek
- Birleşmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürekkep
- Sadaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Bitaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız
- Şahsi Vesika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik
- Vatoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedibalığı
- Panorama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörü, Geniş Görünüş, Genel Görünüm
- Umde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlke, Prensip, Dayanak
- Kazançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi
- Yadigâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andıç, Anı, Armağan, Hatıra, Andaç
- Defnetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömmek, Toprağa Vermek
- Köşesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tunsuz
- Esbap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbise
- Kaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Palet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl
- Baş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafa, Ser, Başlangıç, Çıban, Esas, Kelle, Saksı, Temel
- Aşılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
- İndirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kapamak, Kırmak
- Teleolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ereksel, Erekbilimsel
- Alengir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fiyaka, Gösteriş, Hile, Tuzak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü