Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tırkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü
- İtimil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çikolata
- Rezidans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut
- Sadır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyda Olmak
- Püskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçak
- Butik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyimevi
- Zorunluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
- Zenginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudret, Varlık
- Bırakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Personel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi
- Korumacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himayecilik
- Ataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Cüret
- İvecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Meşrep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Karakter, Mizaç, Yaradılış
- Ceride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri
- Pürüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Kusur, Güçlük, Kabarcık, Çıkıntı, Gedik
- İkramiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Mükâfat, Prim
- İltica Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
- Pimpirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
- Takılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Şakımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötmek, Söylemek
- Kısaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
- Haridar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşteri
- İlkokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş
- Tükenmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- İmrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta Etmek, Kıskanmak
- Yalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki
- Erköyünleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak
- Hisse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay, Tutam
- Vıyıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
- Zabıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanakçı, Kolluk, Polis
- Tabetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basmak, Çap Etmek
- Müddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
- Saylav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Milletvekili
- Dönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek
- Name kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Betik
- Vargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç
- Sakınmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız
- Kik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futa
- Büro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Ofis, Şube, Yazıhane, Çalışma Odası
- Nefes Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solumak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü