Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Töz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cevher, Kök, Temel
- Mürebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitici, Eğitmen, Dadı
- Şekva Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Merhametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
- Çomak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
- Esir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava, Köle, Tutsak, Kul
- Efkârlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünceli, Tasalı
- Has kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus, Özgü, Saf, Katışıksız, En İyi Cinsten
- İhvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın Dostlar, Arkadaşlar, Eş Dost
- Despotizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorbalık, İstibdat
- Parçalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
- Işık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fer, Nur, Ziya, Şavk
- Manidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manalı
- Muvazene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Denkleşme, Denk Gelme
- Kodes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane, Cezaevi, Tutukevi, Karakol
- Mercimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasmık
- Talihsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht
- Şalter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gişe, Çevirgeç
- Değmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
- Kırlent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanyastığı
- İkram Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- İs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum, Sürme
- Satış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Satmak İşi, Satım
- İzlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Program
- Sinirlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak
- Alay Malay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel
- Yalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
- Duru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berrak, Temiz
- Perdah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma
- Nezaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Denetlemek
- Vardiya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet
- Tıp Bacısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı, Hemşire
- Yönetmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür, Direktör, Rejisör
- Mücahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşçısı
- Uçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- İkinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tali
- İspat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt, Ortaya Çıkarma, Tanıtlama
- Sahiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- İhsanıhümayun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Rütbe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü