Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tutsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyet
- Hâkimane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça
- Matematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlembilim, Cebir
- Tesirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Geçişli
- Pansiyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınakçı
- Nazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vekâlet
- İte Kaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Teklifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerisiz, Laubali
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Toplaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
- Ejderha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canavar, Ejder, Büyük Yılan
- Öncelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takaddüm; Pey Akçası
- Mekân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Ev, Uzay, Yer, Yurt, Oturulan Yer
- İstimzaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak
- Muaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışık, İmtiyazlı, Özgür, Serbest
- Blucin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kot
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Tulum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, Tombul, Tüp
- Neccar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramacı
- Yayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan, Yayvan
- Bunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
- Pişirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Sütre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Narenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turunç
- Abullabut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Kaba
- Güvenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, İnanmak, İtibar Etmek, İtimat Etmek
- Hurdahaş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
- Çevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
- Şatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen
- Mitos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit
- Linol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyma
- Başlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi
- Gönül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Can, Dil, Hatır, İçeri, İstek, Kalp, Karın, Sine, Yürek
- Dermansızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet
- Dil Kavgası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Şatafatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Cafcaflı, Görkemli, Lüks
- Mırıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homurdanmak
- Çapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı
- Takviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırma, Destek, Pekiştirme, Kuvvetlendirme, Berkitme, Güçlendirme
- Havalename kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale
- Palamar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü