Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Trade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecim
- Karşılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak
- Efekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etke
- Hüsnüniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek Temizliği, İyi Dilek, İyi Niyet
- Harimiismet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Sızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Ecnebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar
- Orak Ayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz
- Vefasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
- Semt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Yöre, Cihet, Taraf, Veçhe, Yaka, Yan, Yön
- Kuduz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudurmak
- Vukuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaylar, Ahvalat, Hadise, Olanlar, Olgular
- Ziyadesiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazlasıyla
- Çekilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
- Çamaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
- Değiş Tokuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiş, Alışveriş, Mübadele, Trampa
- İfade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş
- Uçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Sürgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlelebet
- Elbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Mademki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madem
- Arlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
- Hurdahaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paramparça
- Reçete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Nüsha, Yol, Yöntem
- Podyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
- Sav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü, Dava, Haber, İddia, Söz, Tez, Önerme, Müddea
- Merhem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Söylenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
- Tavşankulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhurumeryem, Siklamen
- Abiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tuvalet
- Matem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yas
- Kilolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Şişman
- Uzman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassıs, Bilirkişi, Kompetan, Eksper, Mahir
- Uzmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet
- Hava Meydanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havalimanı
- Gufran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Marangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dülger
- Yaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Sin, Çağ, Kötü, Taze, Zor, Nemli
- Sarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
- Başşehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Payitaht
- Azalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Düşmek, Eksilmek, Kırılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü