Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takım
- Hamilelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebelik
- Şarkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solist, Okuyucu, Hanende, Muganni, Muganniye, Aydımcı
- Dâhiliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçişleri, İç sayrılık, İçsel
- Düzenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova
- Yanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
- Cefengiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ivır Zıvır, Yave, Zırva
- İyimser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nikbin
- Kapkaranlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zifiri
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Kenetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek
- Lekelihumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Çığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kar Uçkunu
- Tiksinerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
- Ufuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
- Bilinçdışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuursuzca
- Malum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Bildik, Bilinen, Bilinmiş, Bilindik
- Süsleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezhip
- Rölatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Bağıl
- Samut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suskun
- Ağababa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dede, Ata
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Kaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz, Özensiz, Abullabut, Çirkin, Ham, Hantal, Kabak, Kalas, Kötü, Köylü, Nadan, Yoğun, Yoz, Sakil
- Tasfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma, Temizleme, Ayıklama, Özleştirme
- Hor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Aşağı, Önemsiz
- Kimya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnebilim
- Bazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi
- Köken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Kök, Menşe, Soy, Orijin
- Yazılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak, Geçmek, Girmek, Sevmek
- Alan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydan, Saha, Düz, Kayran, Düzlük, Vadi, Yer
- Kafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyak, Ayak
- Hail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Belirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen, Belli, Makul
- Eğmeçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Açgözlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harislik, Heves, İhtiras, Tamahkârlık
- Yeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
- Germek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
- Dördül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kare, Murabba, Rubai
- Bomoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kollu Hamam Havlusu
- Bu Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Ayaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyam Etmek, Kalkışmak, Başkaldırmak, İsyan Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü