Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Teşkilatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz
- Bostan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahçe
- Kapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Geçmek, Kıstırmak, Koparmak, Tutmak, Bellemek
- Dolaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek
- O Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki
- Despotizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorbalık, İstibdat
- Vesair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer
- Makbere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
- Fanus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camyuvar
- Arsenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçanotu, Zırnık
- Ayrıcalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- İsticar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiralamak
- Müstesna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalıklı, Ayrık, Şaz, Kural Dışı, Hariç, Sıra Dışı, Ayralı, Ayral, Ayranmış
- Girmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Başlamak, Bulaşmak, Buyurmak, Dönüşmek, Erişmek, Fethetmek, Geçmek, Girişmek, Kaçmak, Katılmak, Sığmak, Ulaşmak, Vurmak
- Sömestre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
- Kıygınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Münafık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
- Kümebulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kümülüs
- Nispeten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oranla, Biraz, Göre, Oldukça, Yanında, Bir Dereceye Kadar, Şöyle Böyle
- Zayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
- Şarkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Teganni, Melodi, Ezgi
- Lens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercek
- Vizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü
- Tamamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Sızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Alça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erik
- Toplantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Dernek, İçtima, Meclis, Yığıncak
- Mapushane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Ufuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
- Münhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Peyderpey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalbadal
- İm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz
- Meraklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amatör, Araştırıcı, Düşkün, Enteresan, İlginç, Müptela, Mütecessis, Zevkli
- Göğermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak
- Doğal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tabii, Natürel
- Kımıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket
- Ülfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
- Mendirek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgakıran
- Rafadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alakok
- İnhilal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Dağılmak
- Üs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Kök, Temel, Özek, Dayanak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü