Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Terslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Reddetmek
- Değmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
- Divane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Deli, Kaçık
- Serkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutan, Başkaldıran
- Dipdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- İdam Sehpası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Dertop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Araya Getirilerek, Büzülerek
- Tığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biz, Kılıç
- Alakok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rafadan
- Sofist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiç
- Muvafakat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Arınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru
- Uydurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
- Vaktaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Zaman Ki
- Muhabbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Yarenlik, Söyleşi, Dostça Konuşma
- Çekişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Yarışma, Mücadele, Azar, Cenk, Hırgür, Mübareze
- Mutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht, Zavallı
- Piramit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Köpyak
- Eleştirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi, Eleştiri Yazan, Eleştirmeci
- Habip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Sevilen
- Ara Bulucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aradüzelten, Vasıtacı
- Çıncalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elektronik
- Vasıfsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksiz
- Seng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş
- Aşikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
- Hınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hırs, Kin, Öfke, Gayz
- Ruhsal Çöküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım
- Gayret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Ceht, Efor, Himmet, Hız, Uğraşma
- Evvelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önceden
- Sahiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet
- Dikizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
- Sansüalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyumcu
- Görece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıl, İzafi
- Hissiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygular
- Salahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetki
- Kusurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Yarım Yamalak
- Terfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Şin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Leke
- Daire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğre, Çember, Çevre, İdare, Kat, Menzil, Ofis, Değre, Evir, Bölük
- Petrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü