Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Terörist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılgıcı
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Etüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Revize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Dağıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Dalaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dövüş, Dalaşma, Gürültülü, Arbede
- Çayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak, Mera
- Koçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özek
- Yaymaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda
- Kakınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfke
- Çımkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
- Islık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fışkırık
- Kurcalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Araştırmak, Deşmek, Eşelemek
- Müheyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Ceride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri
- Roket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fişek; Füze
- Çökel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortu; Çökelti, Rüsup
- Alışılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutat
- Günücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Sükse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarı, Gösteriş, Çalım, Hodpesentlik
- Şefaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affetme, Bağışlama, Aracılık, Ötün
- Görevlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Göstermek
- Hâkimiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Hüküm
- İtham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlamak
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Akü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akümülatör, Akımtoplar
- Tamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tüm
- Kadran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Saraka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, İstihza
- Muhafaza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Korumak, Saklamak
- Pekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleştirmek, Katılaştırmak, Sağlamlaştırmak, Beslemek, Sertleşmek, Tahkim Etmek
- Müfreze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi Deste
- Sürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
- Yan Yan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlamasına
- İftiracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Yeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek
- Kıymet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kadir, Not, Paha
- Müzd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ücret
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü