Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tepkisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasif
- Manivela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç, Kaldıraç
- Hüsran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan
- Oluşturulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
- İlk Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acil Yardım, Tacilî Yardım
- Siklamen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşankulağı, Buhurumeryem
- Sahip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Sağlamak, Yapmak
- İye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
- Şehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Kent, Memleket, Büyük Kent, Şar
- İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Müstenkif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser
- Haysiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz, Kişiliksiz
- Duyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarlı, Duygulu, Hassas
- Taht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Divan, Sedir
- Sarkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
- Tenakus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
- İstelagtit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt
- Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Bir Cür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
- Müzayaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Kovcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Düzleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- Ağlatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
- Gevşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
- Abece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alfabe
- Düşünüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür
- Kit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macun
- Ceset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş
- Uyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
- Tekke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dergâh, Hapishane
- Büzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
- Konsonant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Elastikiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
- Yağışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurak
- Softa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Sulh Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak
- Fitlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Fitnelemek
- Eğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Beden, Endam, Vücut, Sırt, Boy Bos
- Efsuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçü
- Taammüden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü