Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Telefon Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng Etmek
- Sıralama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanzim, Tertip
- Çelimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Harbi Deste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfreze
- Cılız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Eneze, Nahif, Çelimsiz, Basit, Değersiz, Güçsüz, Zayıf, Cansız, Gelişmemiş
- Yüce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
- Paha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Eder, Fiyat, Karşılık, Kıymet
- Ikınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek
- Bedel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Karşılık, Fiyat, Kıymet, Denk, Eşit
- Eklektik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmeci
- Aslında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
- Girev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, İpotek, Rehine
- Mütetebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı
- Motifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgeli
- Örü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Seyyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan
- Geçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
- Aksilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terslik
- Affetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Uzatılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzantı
- Çalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötürüm, Sakat
- Karşı Durmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Göğüslemek
- İtikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
- Kırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Gücendirici, Acı, Ağır, Keskin
- Şişirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
- Ayn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Serserilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haytalık
- Günebakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayçiçeği
- Esas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal
- Geçenlerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçende
- Kazıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Semaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynavuk
- Lületaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
- Usturuplu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dakik, Dürüst, Münasip, Uygun, Ustalıklı
- Okyanus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umman, Talay
- Yükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükellef, Borçlu, Memur, Mükellefiyetli
- Kımıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket
- Çalıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
- Standart kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçünlü, Ölçün, Tek Örnek
- Gider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masraf, Harcama, Çıkar, Mahariç, Masarif
- Kokuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü