Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tefrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Ilım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülük, İtidal
- Anmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatıra, Yadigâr
- Rehavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşukluk, Gevşeklik, Ağırlık, Tembellik
- Kindar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kinci
- Boşanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Serbest Kalmak, Kurtulmak
- Ekinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Rençper
- İmaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayır Evi
- Uyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
- Açacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açkı, Anahtar, Kalemtıraş
- Örgüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilat, Teşekkül, Uyuşma
- Kelle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa, Kafatası, Tane, Başak
- Nohut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye
- Mezra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Aktifleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleşmek
- Her Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyesin, Sağlam
- İçkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Derrake kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ
- İnsiyaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdüsel
- Bedir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolunay, Ayın On Dördü
- Yalçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan
- Gölek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük
- Zalim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmeden, Acımasız, Gaddar, Cellât, Katı, Kıyıcı
- Müfessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorumcu, Açıklamacı, Tefsirci
- Semt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Yöre, Cihet, Taraf, Veçhe, Yaka, Yan, Yön
- İş Bıraktırımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt
- Şikest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat
- Kovculuklar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
- Tiryakilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlılık, İptila
- Güvence Akçesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depozit, Depozito
- Tulum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, Tombul, Tüp
- Aslan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükremek
- Benzemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andırmak, Okşamak, Sanısını Uyandırmak, Gibi Görünmek, Çalmak, Dönmek, Göstermek, Kaçmak, Kesilmek, Yaklaşmak
- Yansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Bitaraf, Nötr
- Payizbülbülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saka
- Üstelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Caba, Fark, Güçlü, Kuvvetli, Sağlam
- Tevhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
- Örtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Müphem, Saklı
- Belli Belirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
- Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Ara, Dünya, Hava, Kucak, Muhit, Vasat, Zemin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü