Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Takvim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yim, Günleç, Dallık, Gündizme
- Defol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddol
- Dil Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilcilik, Lisaniyat, Lengüistik
- Bariz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirgin, Açık, Göze Çarpan
- Müstakbel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecekteki
- Teleoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Ağız Tadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, İyi Geçinme, Kemaliafiyet
- Başlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
- Buyuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir
- Yığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Küme, Kitle, Sel, Tepe, Toplu, Birçok
- Bayram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Neşe, Sevinç, Şenlik
- Rey Yazmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
- Mezeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerezci
- Kimesne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
- Duyurulmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli
- Tabiiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
- Demokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halkçılık, El Erki
- Cevap Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtlamak
- Tutma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- İratçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Kıyaslama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Karşılaştırma
- Çitmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
- Ödemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmak, Dökmek, İfa Etmek, Vermek, Tediye Etmek, Tazmin Etmek
- Tıraş Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Serdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
- Ayakla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan
- Tehlikeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli
- Mesele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
- Daha Güzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- Karar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin Yargı, Azim, Ölçülü, Hüküm, Rey, Tartı
- Numunelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Göstermelik
- Nisbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Sıvazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okşamak, Sıvamak
- Görüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
- Sırnaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalaka
- İstekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Talip, Yavuklu
- Başkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reis, Sadır
- Karayanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
- Azıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- Tellak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- İstifham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soru
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü