Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tabütüvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet, Takat
- Bakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Virüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mikrop
- Ramazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oruç Ayı
- Ele Salma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğfal
- Firari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
- Eksik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Noksan, Sakat, Yarım, Yarım Yamalak, Natamam, Yetkinsiz, Kusurlu, Muallel
- Avare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
- Abus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan, Çatık Yüzlü, Garip, Acayip, Garip
- Devam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürek, Ek, Parça, Sürme, Sürüp, Gitme, Cesilmeme, Bitmeme, Sürekli
- Balyalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balya Yapmak, Denk Yapmak
- Kabza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutak, Sap
- Hahiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- Aylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe
- Fakül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benek
- Utmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek, Yutmak, Ütmek
- Kitapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- İnsancıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, İnsanperver, Hümanist
- Semizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semirmek
- Teltik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Yanlış
- Buluşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülakat
- Yontmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tıraşlamak
- Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Kadın, Karı
- Yağışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurak
- Hâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Şimdiye Kadar, Şimdiye Dek, Henüz
- Eliminasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleme
- Uyuşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Uyuntu, Pısırık, Sünepe, Süst, Tembel, Uyuşmuş, Gevşek
- Yapılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Püsür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpazan, Tembel
- Ayakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi
- Başörtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarplı, Örtülü
- Lütfen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica Ederim
- İp Ucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kelepin Ucu
- Bühtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftira, Karacılık
- Limonluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Esasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
- Düşünüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikir
- Çalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Verev Kesilmiş; Yan Yan Giden
- Ateizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıtanımazlık
- Değerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü