Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tablo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keste, Levha, Manzara, Resim, Genel Görünüm, Görü, Çizelge, Cetvel
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Zevk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
- Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiye Kadar, Henüz
- Tertemiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Temiz, Arı sili, Pirüpak, Pırıl Pırıl
- Mürettebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayfa, Çalışman
- Kardeş Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
- Ret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Kabul Etmeme, Uygun Bulmama, Geri Çevirme
- Benimsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak
- Sunturlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
- İcat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak
- Müzaheret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Üstelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Caba, Fark, Güçlü, Kuvvetli, Sağlam
- Mükemmel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, İdeal, Harika, Kâmil, Komple, Şahane, Tam, Kusursuz, Yetkin
- Hoş Bulduk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Gördük
- Müştehi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Dilbilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gramer
- Terzilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmenlik
- İltimas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka Çıkma, Kayırma, Ayrıcalık Tanıma, Himayecilik, Kohumbazlık
- Başucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semtürreis
- Cahilane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizce, Toyca
- Mat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Soluk
- Çenebaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalçene, Konuşkan, Lafçı, Boşboğaz, Nakkal
- Harabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- Yüzer Top kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra
- Barama Kurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
- Yekpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tek Parça
- Tutarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Asılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma
- Şikeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
- Lütfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Söylemek, Vermek, İhsan Etmek, Bildirmek, İzin Vermek, Müsaade Etmek
- Alaylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Müstehzi
- İsraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurganlık, Tutumsuzluk, Saçım, Saypama
- Alicengiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Düzenci, Hileci, Üçkağıtçı Kişi
- Arsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saha, Toprak Sahası, Yer
- Kötücülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, İhanet
- Tepelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziştirmek, Hırpalamak, Yakşıca Dövmek
- Ara Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Olgunlaşmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişkin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü