Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
- Böbürlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbür
- Hıfzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ezberlemek, Saklamak
- Metapsişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinötesi
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- Modernist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçi
- Rölatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Bağıl
- Halvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuytu
- Mezarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömütçü, Sinci
- Dürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
- Mesture kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü
- Önsezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, İçe Doğma, Hissikablelvuku
- Gözgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
- Dilber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Alımlı
- Sağistem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüsnüniyet
- İlahe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umay, Tanrıça
- Kelime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lafız, Lügat, Söz, Sözcük
- Manzume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Dizge, Şiir
- Terörist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılgıcı
- Ümit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umut
- Pansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınak
- Ferişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melek
- Satirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
- Tentene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dantelâ, Dantel
- Hallolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
- Bağışlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
- Muvaffakiyetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyasko
- Riyaziye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlembilim
- Tıpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç
- Sap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
- Feshetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
- Gücün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Zorla
- Safahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evreler, Safhalar
- Tüberküloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Miğfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Tolga, Tuğulga
- Evcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî, Ehlileşmiş Hayvan, Yerli
- Faizli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üremli
- Irk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy
- Günah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Cürüm, Hata, Sorumluluk, Vebal, Yazık
- Yorgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitap, Bitkin, Halsiz, Harap, Turşu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü