Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Soyluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
- Geçmişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Yatışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Kırılmak, Sakinleşmek, Şiddeti Geçmek
- Murahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Salgıt
- Riayetkâr Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Meşveret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışım
- Gösterim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; Seans
- Sıkıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak, Kıstırmak, Tıkmak, Zorlamak
- Kolye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı, Gerdanlık
- Üşüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Toplanmak, Yığışmak
- Eleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Tenkit Etmek
- Benimsenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Lüzumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gerekli, Lazım
- Bilaistisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmaksızın, Ayrımsız
- Örü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- İlişki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Bağ, Bağlantı, İlgi, İlişik, Münasebet, Rabıta, Temas, Alaka
- Absorbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğurmak, Emmek
- Lehim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
- Analiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahlil, Çözümleme
- Bay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek
- Sam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Yel
- Tırpan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
- Mesleksel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesleki
- Şehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Kent, Memleket, Büyük Kent, Şar
- Koyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Teşebbüs Etmek, Koyulaşmak, Başlamak, Çıkmak, Konmak
- Tıka Basa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyunca
- Kıygınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Çalışkanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet
- Yarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
- Neşesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Durgun
- Tarife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtmalık
- Bayındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Bakımlı, İmar Edilmiş, Abat
- Şen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenceli, Neşelendiren, Neşeli, Sevinçli
- Tadat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayım, Sayma
- Kolayca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolaylıkla, Kolay
- Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Münasebetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Aksi, Çirkin, Ters, Uygunsuz
- Küçük Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dere
- Simgeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Tali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkinci, Yan, İkincil
- Belgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü