Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sidik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiş, İdrar
- Sofi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
- Amortisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
- Vikaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
- Çin Gülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
- Sürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüklemek
- Bani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu, Yapan
- Olta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Karmak, Oyun, Yem
- Ünsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samit, Sessiz
- Zeyil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek, Katkı, Ulama
- Organizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme, Kuruluş, Kurum, Teşkilat, Örgüt
- Enerji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erke, Güç
- Sin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömüt, Makber, Metfen, Mezar, Kabir, Yaş
- Övünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokalanmak, İftihar Etmek, Temeddün Etmek
- Yekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Durup Dururken, Birdenbire, Derhal
- Kapamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkamak, Engellemek, Hapsetmek, Örtmek
- Elzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
- Pörsümemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Paravana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paravan
- Kıya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinayet
- Uyuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- Merhume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Renin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, Haykırış
- Dost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yâren, Gönüldaş, Yoldaş, Zamazingo, Bacanak, Sevgili, Yâr, İçten Seven, Oynaş
- Sulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Zamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırımsız
- Kesilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Yorulmak, Bitkinleşmek, Makaslanmak, Kapatılmak, Beğenmek, Benzemek, Dönmek, Durmak, Ekşimek
- İnanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Yok Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak
- Adlı Sanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Olumlu Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozitif İlim, Müspet İlim
- Köşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tun, Bucak, Çene, İbik, Künç, Zaviye, Kuytu, Tenha, Ücra, Korner
- Alçalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuzlaşmak
- Yanka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Film
- Onalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak
- Efor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç
- Sefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, Eğlence, Neşe, Zevk, Gönül Şenliği
- Modernizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenileme, Çağcıllama
- Kahpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, Fahişe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü