Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Mütezayit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
- Anakara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıta (Doğrusu ana kara olarak ayrı yazılır.)
- Boş Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Çoğalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek
- Sahra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Çöl, Ova
- Ümitlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
- Caygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek
- Mükellefiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü
- Cüsseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri Yarı, İri Yapılı, İri Gövdeli
- İsteme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
- İçsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru
- Zebun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Güçsüz, Âciz, Zayıf, Argın
- Absorbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğurmak, Emmek
- Baharat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otyam, Bahar, Edviye
- Akdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Lületaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
- Geniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Enli, Engin, Ferah, Çok, Gen, Koca, Rahat, Yaygın
- Nakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para, Akçe, Akça, Likit
- Bayındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Bakımlı, İmar Edilmiş, Abat
- Şart Şurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural
- Derakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Oluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanal, Nav
- Futbol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Topu
- Tutar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miktarı Baliğ, Meblağ Tutarak
- Atlas Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaktüs
- Ole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Türkolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türk Bilimci
- Yetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babasız, Öksüz
- Yaya Kaldırımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım
- Ceman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi Birden, Toplu Olarak
- Zihince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zihnen
- Vızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak
- Cihaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Aygıt, Çeyiz, Takım
- Elçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefaret
- Fevt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Yitmek
- Eğlenceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matrak, Şen
- Müdahale Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Karışmak
- Parola kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kipsöz
- Ulaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Rabıta, Temas, Aktarma, Münakale, Gidiş Geliş
- Bitmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü