Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
- Acer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Taze
- Üşengen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Tembel
- Türev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müştak
- Numara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakam, Ölçü, Sayıt, Oyun, Hile, Düzen, Dalavere, Yalan, Sayı, Not
- Destan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koçaklama, Boy, Epope
- Filoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilim
- Papak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Külah
- Kindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
- Devamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütemadiyen, Sürekli, Temelli
- Tenbih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- Saygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Hürmet, İhtiram
- Mat Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşalamak
- Ön Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
- Vesaik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesikalar, Belgeler
- Kodifike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlenmiş
- Tıynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Maya, Yaradılış
- İmalathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımevi, Üretimevi
- Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Bünye, Kuruluş, Mimari, Örgü, İnşaat, Strüktür, Konstrüksiyon, Yol
- Çommak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezmek, Hezimete Uğratmak, Sindirmek, Yenmek
- İki Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile
- Madrabaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı
- Sari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
- Taşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
- Tüzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Hamule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Antagonizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezat
- Kabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olası, Benzer, Cins, Gibi, Mümkün, Olabilir, Tür, Türlü, Olanaklı
- Biberon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütlük, Emzik
- Arsenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçanotu, Zırnık
- Yiğitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Erdem, Kahramanlık, Şecaat
- Küllük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabla
- Kapsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şümul
- Otobiyografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş, Öz Yaşam Öyküsü
- Tabiaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- Mutekit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin
- Binnetice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Ayyaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici, Alkolik
- Saçıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküntü
- Bildirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü