Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Savak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak
- Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Büyükbaba, Dede, Moruk, Peder, Çatı Merteği, Çok Kaliteli, Üstün Nitelikli, Omurga Direği, Tırabzan Başlığı, Mafya Babası
- Hınzırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Domuzluk
- Boyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
- Dörtlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murabba
- Karalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak, Çizmek, Leke Sürmek
- Yaralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Kırmak, Vurmak
- Tıbben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
- Memnu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan, Yasak, Yasaklanmış
- Foto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık
- Himmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırış, Emek, Gayret, Yardım, Çalışma, Lütuf
- Kabarcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Uçuk
- Yaylım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Köstebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
- Sebze Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
- Özlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Darıkmak, Hasretini Çekmek, Sağınmak, Susamak
- Düşünmeksizin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedaheten
- Tat Alma Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil
- İlkel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Medeni, Barbar, En Adi, İptidai, Primitif
- Çarpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Mecbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Zarurî, Gerekli, Bağlı, Düşkün, Mahkûm
- Kinetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimsel
- Satranç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahmat
- Pazartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşembe
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- Balon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Huzursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Gergin, Karmakarışık, Rahatsız, Tedirgin
- Tafra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenme
- Öldürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak
- Elezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadist
- Çuval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teliz
- Empülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuru
- Parçalanmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
- Eşelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Deşelemek, Eşinmek, Kurcalamak
- Tümüyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırf
- Sır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giz, Peçe, Camsı Vernik, Gizem
- Ağızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huni
- Haşarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaramaz, Nadinç, Ele Avuca Sığmaz, Huysuz, Azgın
- Serseri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Aylak, Başıboş, Kuşkulu, Hayta
- Monoton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Yeknesak, Sıradan
- Yayımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naşir, Tabi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü