Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sadaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık
- Özgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öbürü
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Atımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hallaç
- Onkoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urbilim
- Hakkında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, İlişkin, Baresinde, İçin, Karşı, İlgili Olarak
- Cereme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
- Sırsıklam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
- Kapanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Eylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
- İstemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
- Dayandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Yaratan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mucit
- Karakol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Devriye
- Çökkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz
- Sıvışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan, Bulaşkan, Rahatsız Eden
- Köpürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlenmek, Feveran Etmek
- Emin Amanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emniyet, Güvenlik
- Müselsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardışık
- Feveran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fışkırma, Kaynama; Birdenbire Öfkelenme, Köpürme, Parlama
- Meşime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son
- Muhmel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
- Vurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksan
- Önlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Tedbir, Tılsım
- İlkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Önce, Başta
- Lamba Karpuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karpuz
- Dalkavuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Yaltakçı, Yardakçı, Şaklaban, Yağcı, Yaltak
- Mühtedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönme
- Yüksekokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Mektep
- Parapet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küpeşte
- Yadırganan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip
- Genel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umumi, Yalpı
- Sıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Şaka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
- Raptetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İliştirmek, Berkitmek, Tutturmak
- Bağlaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müttefik
- Yol Halısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
- İhracatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
- Açı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yön, Görüş, Zaviye, Bucak
- Toplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
- Bütün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Cemi, Cümle, Kamu, Kül, Mecmu, Olanca, Tam, Tamam, Tüm, Yekpare
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü