Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Rüstik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köysel
- Yöneltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevcih
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Derdest Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
- Kokteyl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım
- Peyk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardaç, Uydu
- Krater kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağ Ağzı
- Siyasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal
- Başsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reissiz, Amirsiz, Öndersiz, Lidersiz, Şefsiz
- Kozmoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrenbilim
- Eş Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senkron
- Baskın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dominant, Hakim, Sel
- Çarpışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak, Vuruşmak
- Tapasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçsız
- Müzik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki
- Tıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
- İfliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Çıvgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz
- Şakilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydutluk
- Çaker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cariye, Köle, Kul
- Vatanperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtsever
- Tarumar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
- Ortaderi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezoderm
- Cırmalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Telesik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Palas Pandıras
- Yetkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezun, Salahiyetli, Salahiyettar, Sorumlu
- Hint Bademi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kakao
- Ketmenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapalamak
- Tasni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Uydurma, Yapma
- Kesilmeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam
- Otokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
- Diğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Öbür, Öteki, Özge, Sair
- Hakkında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, İlişkin, Baresinde, İçin, Karşı, İlgili Olarak
- Suratsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Çirkin, Huysuz, Somurtkan
- Yüküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
- Meddücezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
- İyileştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
- Müsvedde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalama, Taslak
- Dağıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleştirmek, Bölmek, Tevzi Etmek, Pay etmek, Parçalamak, Feshetmek, Bozmak, Gidermek, İletmek, Lağvetmek, Neşretmek, Savurmak, Talan Etmek
- Balon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Sistit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü