Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Raddelerinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
- Tonmayster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses Yönetmeni
- Kanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Örgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv
- Sunum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokma, Parça, Arz Ve Talep
- Mukavves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Kuram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazariye
- Olsa Olsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Hemşire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
- Tetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Nazik, Uyanık, Manivela
- Faça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çehre, Giysi, Surat, Yüz
- Yağlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
- Keman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Savtî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli
- Kitaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Dönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek
- Mülakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
- Amor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
- Nasyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
- Daha Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- Özveri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fedakârlık
- İl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El, Ülke, Vilayet, Yurt, Şehir, Valilik
- Tıklatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkıldatmak
- Oluşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Teşkil
- Endamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Kısa
- Ümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
- Mesire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezintilik, Gezelek
- Savunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa Etmek, Korunmak
- Sermedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bengi, Sonsuz
- Ardıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Halef, Arda, Ardışık
- Çoğunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Ekseriyet
- Savsaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
- Kobay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denek
- Müptela Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek
- Sakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar
- Bedbaht Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek
- Topless kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstsüz
- Temaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Seyretmek
- Barometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Kofluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık, Bilgisizlik, Güçsüzlük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü