Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Punt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Palamut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelit, Sivri
- Difteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşpalazı
- Değiş Tokuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiş, Alışveriş, Mübadele, Trampa
- Süfli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Aşağı, Aşağılık, Bayağı, Kılıksız, Pis Kılıklı
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Bilye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürecik, Misket
- Anlayışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeki, Müdrik, Ferasetli, Ayık
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- İstila Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Kaplamak, Sarmak
- Tutarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Sıkışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Kehle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit
- Hayatiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
- Çağrı Cihazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı
- Aksülamel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepki
- Komple kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolu, Mükemmel, Tam, Tamamen, Takım
- Şoförlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmenlik, Sürücülük
- Kuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
- Yazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muharrir, Edip, Kalem, Müellif
- Yumruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Güç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor
- Vesikalık Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika
- Dost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yâren, Gönüldaş, Yoldaş, Zamazingo, Bacanak, Sevgili, Yâr, İçten Seven, Oynaş
- Sarımtıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavun İçi
- Boğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
- Melanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
- Ekşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- Keskinlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
- Aptallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avarelik, Sefillik, Serserilik
- Eğilimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Meyyal
- Tercih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğleme, Seçim
- Prensip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural, İlke
- Tiksinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefret Etme, İğrenme, İkrah, Nefret, Tiksinti
- Vizör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakaç
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Kalıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orak
- Harlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek
- Utmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek, Yutmak, Ütmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü