Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassı, Basık
- Mukayese Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
- Sürtüşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık
- Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Kadın, Karı
- Revir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Odası
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Yılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Korkmak, Usanmak, Ürkmek
- Hint Kozu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindistan Cevizi
- Nefha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinti
- Durgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Pasif, Sakin, Sessiz, Sütliman
- Derebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Yavaş Yavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
- Okside Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paslanmak
- Kuram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazariye
- Nebze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Bir Parça, Pek Az
- Fanatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Aşırı Düşkün, Tutkuyla Bağlı
- Tedvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek
- Ayan Beyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besbelli, Apaçık, Açık Seçik Bir Biçimde
- Hüzün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Gam, Kasvet, Keder, Sıkıntı
- Tendürüst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sağlam
- Veca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı
- Ölümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Baki, Layemut
- Feodal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Zıt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Oylumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
- Baylanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
- Yüzünden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedeniyle
- Sigara İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çilim Çekmek, Tütün Çekmek
- Kuvvetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlenmek
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Şömine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak
- Asistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Temayüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Harcamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ezmek, Geçmek, Kullanmak, Sarf Etmek, Tüketmek, Vermek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek
- Volkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağ
- Lisaniyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil Bilimi
- Çökmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
- Diğeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
- Bugün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman
- Dizgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılav
- Sağaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü