Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ondalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari
- Kinin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulfata
- Deşikaçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delecek, Delgeç
- Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
- Şahsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse
- Şehriyâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Padişah
- Pansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınak
- Tırabzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhaccer
- Monizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçilik
- Olta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Karmak, Oyun, Yem
- Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Kile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek
- Muti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
- Gıybet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirme, Kötüleme, Kov, Kovculuk
- Cefakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa Eden, Cefa Çeken
- Memleket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, El, Şehir, Ülke, Yurt, İl
- Şenelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Keyiflenmek, Serpilmek Yurt Haline Gelmek, Meskun Olmak
- Şiir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Deyiş, Manzume, Nazım
- Yenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer, Yenik
- Çullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abanmak, Tedirgin Etmek, Tebelleş Olmak
- Spikerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmanlık
- Düver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk
- Madde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Unsur, Özdek, Öğe, Husus, Öz, Şey, Nesne
- Biriktirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak
- Pata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berabere Kalma
- Feyizli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Çıkagelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damlamak
- Arketip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkörnek
- Yıldırımsavar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paratoner
- Enfraruj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılötesi
- Özgür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Hür, Muaf, Serbest, Erkin
- Mütemadiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye
- Sarsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
- İtlaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Yok Etmek
- Riyakârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük, Yaranma
- Sağman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağılan, Sağımlı, Sütlü
- Koşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
- Kavun İçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarımtıl
- Beytülmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet Hazinesi
- Pedal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakçak
- Hall kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözüm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü