Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Niye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Niçin
- Hoşnutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Arkeolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı Bilimci
- Cebel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ; Sahipsiz, Boş Toprak
- Hengâme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
- Münferit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Ayrı, Tekil, Bireysel, Yalnız, Kendi Başına
- Yezit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr
- Alfabetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abecesel, Dizinsel
- Sermedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bengi, Sonsuz
- Mıhlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimdik, Sabit
- Sahne Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek
- Yosma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
- Danışıklı Dövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şike
- Mızraklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargılama
- Erköyünleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak
- Öldürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak
- Ustalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet
- Atılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Fırlamak, Hücum Etmek, Saldırmak
- Değil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok
- Sahne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Oyun, Oyunluk, Podyum, Görüntü, Bölüm
- Sugötürmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Çalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezene, Mızrap; Bahçe Süpürgesi, Çalkı
- Çiğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omuz
- Celep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çodar, Maldar
- Farklılaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalaşma, Değişim, Ayrımlaşma
- Hastalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
- Vasıfsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksiz
- Elem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Acı, Üzüntü, Dert, Keder
- İspirto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkol, İçki, Etil Alkol
- Yalpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanma, Eğilme
- Tedbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlem, Evirgenlik
- Faale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
- Kıygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
- İaşe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
- Tekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Teklik
- Andırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Analoji, Benzeşim
- Gözletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Markaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölgeleme, Adam Tutma
- Hesap Pusulası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap
- Mübarek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlu, Kutsal, Verimli, Bereketli, Uğurlu, Hayırlı
- Elektrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Çıngı, Çarpıcılık, Cazibe, Canlılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü