Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Bölüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek, Paylaşmak, Taksim Etmek
- Ortaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat-fiil
- Ambargo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engelleyim, Yasal Yasak
- Yumulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Girişmek, Saldırmak, Kapanmak, Örtülmek
- Keşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Bulgu, Tahmin, Açma, Buluş
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- İradesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstençsiz
- Küplü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- Portbagaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj
- Karaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmer
- Kabul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Görme; Katına Alma; Razı Olma
- Matlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soluklaşmak
- Yaygara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırtı, Çığırtı, Ses, Şikayet
- Tabiiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
- Serserilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haytalık
- Toprak Kayması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyelan
- Sinik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
- Sınırlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
- Oynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıştırmak
- Nezaketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik
- Görünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
- Emir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman, İstek, Komut, Talimat
- Amel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Edim, Fiil, Eylem
- Şoven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz Ulusçu
- Beter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü
- Hesaplıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
- Destar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
- Karşıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
- İdarehane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro
- Fırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak
- Tebligat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş
- Hükümet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine
- Çıkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bohça
- Gereğince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Cesaretsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen
- Frijider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
- Beyhude Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Şevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heves, İstek, Neşe, Sevinç, Arzu, Sevgi
- Dengeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Âdemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık, Adamlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü