Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nedim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş
- Zulmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri
- Resmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
- Müzminleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenleşmek, Kronikleşmek
- Aklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbra Etmek, Temize Çıkarmak, Beraat Ettirmek, Beraat Kazandırmak
- Yenişememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berabere Kalmak
- Hasıl Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türemek
- Fantezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayale Dayanan Eser; Sınırsız Hayal, Düşlem
- Barışçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulhperver, Barışsever
- Celil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Çok Büyük
- Seyretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Eğlenmek, Görmek, İzlemek
- Turfanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Faraş
- Erek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, Hedef, Maksat, Murat
- Denaet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Tasalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlenmek, Gamlanmak, Düşünmek, Kaygılanmak, Meraklanmak
- Stres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerginlik
- Değinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
- Mandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Müktesep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanılmış, Edinik, Edinilmiş
- Bedava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Ücretsiz, Karşılıksız, Emeksiz, Beleş, Caba, Havayi, Meccanen, Müft, Pulsuz
- Çisemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek
- Burma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musluk
- Şaşaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Tantana, Parlaklık, Parıltı
- Yönder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit
- Server kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu
- Siper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Dulda, Kuytu, Senger, Yağmur, Korunmalık
- Açar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Aperitif
- Yel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgar; Romatizma; Bağırsak Gazı
- Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Abes Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Zoraki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, Zorla
- Günahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr
- İhtizaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titreşim
- Aparmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüklemek, Çekip Götürmek, Çalmak
- Oyken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
- Mekkare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Hayvanı
- Gözgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Kötüleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet, Jurnal
- Uzunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy
- Değinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas
- Bağımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimüstakil, Tabi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü