Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Naşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Fetha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstün
- Duygulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassas, Hisli, Yanık, İçli
- Sıfır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Yeni
- Tek Parça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekpare
- Kani Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak, Kanmak, Yetinmek
- Sıralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizili, Düzenlenmiş, Sıralanmış
- Somurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
- Tema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Duygu, İzdem, Düşünce, Görüş, Ana Konu
- Sızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
- Ayrıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatta
- Adamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız
- Ezinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap
- Taşıyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haiz
- Çürüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Yarayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
- Teberru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Bağış
- Levha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta, Resim, Safiha, Tablo, Resim, Abela
- İlmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilimcilik
- Prodüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcı, Üretici
- Antropoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsansı
- Anlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
- Tembihlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
- Klasik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşik, Alışılmış
- Danışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvazaa
- Olgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
- Gıyaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Uzaktan, Yokken, Ardelek, Görmeden
- Sultan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
- Konfigürasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapılandırma
- Berkitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırmak, Tahkim Etmek, Takviye Etmek, Raptetmek
- Ambar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Kiler
- Kökelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Samimilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik, Samimiyet
- Parsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş
- Sapınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapıklık, Dalalet
- Kısmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülüş, Kader, Nasip, Şans, Talih
- Medenilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygarlık
- Efemine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
- Çalap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Mevla, Tanrı
- Sarsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
- Mesut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü