Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Karşı, Taraf
- Kırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melez
- Tembellik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pineklemek, Üşenmek, Yüksünmek
- Fikrisabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Uşak Saldırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşük, Kürtaj
- Ellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek
- Sırnaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalaka
- İnayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, İyilik, Yardım, Kayra, Atıfet
- Anlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal, İrfan, Vukuf, Zeki
- Alısün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çınka, Telefon
- Gülümseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebessüm
- Hücre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göze
- Önceki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
- Tatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Şirin, Şirniyat, Yumuşak
- Niteleyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye
- Jest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
- Kimyager kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimyacı, Nesnebilimci
- Boy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan, Kabile
- Nakil Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt
- Milletlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- Teleolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Metanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
- Mecmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Toplam
- Reddeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Hapishane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
- İştiyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Göresime, Özleme
- Berber Dükkânı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Ilıman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutedil
- Hediyelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağanlık
- Yayıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti, Şayia
- Bayındırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar
- Göz Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Gezdirmek
- Tikel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüzi
- Eltopu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hentbol
- Tasnif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflama, Ayırma, Bölümleme, Ayrılama
- Çakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
- Karışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
- Tavşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyan
- Profil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanay
- İdraksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü