Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Naz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak, Nazlanmak
- Kozalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koza, Şiş
- Boy Bos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kesim
- Öz Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Kişilik
- Sıvındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyi Etmek
- Dâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuzak
- Sürveyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen
- Son Teşrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Müdafaaname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
- Ergonomik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, İşbilimsel, Elverişli, Kullanışlı
- Çımkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
- Tecrübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
- Fiskos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pıçapıç
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- Kaçıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
- Sadakatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadık
- Düzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seviye
- Çatal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıç, Çengel, Haça, Yol Ayrıcı
- Tephir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Nasyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
- Hallolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
- Sülâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
- Unmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salah Bulmak, Mesut Olmak, Şifa Bulmak, Felah Bulmak
- Çapkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Haylaz, Hovarda, Yaramaz
- Kobay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denek
- Çalapaça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
- Tasallut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıntılık, Sataşma
- Alet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa
- Öze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassa, Özgü
- İhata Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak
- Vesayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasilik
- Görev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon
- Abuk Subuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Sabuk
- Uzaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak
- Kişileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Pedagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
- Tahkik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, İnceleme, Gerçekleme
- Vatoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedibalığı
- Arsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saha, Toprak Sahası, Yer
- Yuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuf
- Tiroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkanbezi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü