Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müsebbip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedenci, Sorumlu
- Rasat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- Eser Etkimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesir Etmek
- İktifa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak, Yetinmek
- Sunum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokma, Parça, Arz Ve Talep
- Kâhinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Ukalalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiçlik
- Anofel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimil
- Dikbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
- Sakametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Boş Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Mukayyet Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
- Tecavüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırmak, Hücum Etmek, Namusa Sataşmak, Aşmak, Geçmek, Göğmek
- Çalıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
- Burs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenimlik, Tekaüt
- Darbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevriliş, Şut, Vuruş, Çarpış, Yönetimi Devirmek
- İmparator kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağan
- Evvelsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvelki
- Açık Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- Mola kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
- Atlas Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaktüs
- Omuzlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
- Kayşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayma Göçü, Heyelan
- Çalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezene, Mızrap; Bahçe Süpürgesi, Çalkı
- Izdırap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzüntü, Sıkıntı, Keder, Sızı
- Rağmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamazdan
- Konu Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- İare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Ödünç
- Saymanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhasebe
- Ordu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık, Koşun
- Rahatça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Keskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Kırıcı, Kuvvetli, Sert, Zampara
- Payizde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Garantilenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinleşme
- Bağlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambalaj, İlhak, Paket, Saz
- Dokunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
- Müktesep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanılmış, Edinik, Edinilmiş
- Gözlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahede, Rasat
- Eğlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü